Kedilerde Sosyal Hayat ve Avlanma

Kedi evdeyken, çok uysal ve sahibinin gözünün içine bakan bir kediyken,dışarıda tamamen başına buyruk ve bağımsız davramr. Böyle olmasınarağmen, kedinin bencil ve asosyal olduğu söylenemez. Özellikle şehirdeevlerde yaşayan kediler arasında bir çeşit yardımlaşma gözlenir.Örneğin, annesiz kalan bir yavru kediye başka bir dişi kedi bakabilir.Ona süt verir, yalar, temizler ve avcılık oyunu öğretir. Bunu bazenerkek kediler bile yapar.

Sosyal Düzen

avlanan_kedi_1.jpg

Kediler aslında sosyal yaratıklardır. Kendi aralarında hiyerarşik bir düzenleri vardır. Buna bir tür “cemiyet” denilebilir. Bu cemiyete üye olanlar genelde yabancı kedileri istemezler. Dolayısıyla, yeni bir üyenin kabul görmesi kolay değildir. Bunun için dövüşmesi gerekir. En güçlü olan kedi düzeninin en tepesinde yer alır.

Kediler cemiyetinin üyeleri arada bir toplanırlar. Bu kimi zaman çiftleşme nedeniyle olur ama her zaman değil. Kedilerin ortak bir mekanda toplaştıklarım, sessiz sedasız oturup yalandıklarını veya öylece bakmdıklarmı gözlemlemişsinizdir. Bu insanda bir kongre izlenimi uyandırır. Nedeni henüz bilinmiyor ama “kedilerarası” bir iletişim sağladığı söylenebilir.

Kedinin Bölgesi

Kediler bölgelerini koku bırakarak belirler. Bunu seğirterek,   eşelenerek veya yanaklarını bir nesneye    sürterek yaparlar. Bir çeşit haberleşmedir bu. En güçlü kedi en geniş alana sahip olur. Bir erkek kedinin  bölgesi 60 dönüme kadar yayılabilir. Dişi kedilerin bölgesi ise genelde daha dardır. 6 dönüm civarındadır. Alanların genişliği duruma göre değişiklik gösterir. Yemeğim kolay bulan bir kedi genelde bölgesini genişletmez, çok fazla uzaklaşmaz.

avlanan_kedi_2.jpg

Avlanma

Kedi tıpkı vahşi doğadaki akrabaları gibi, doğal bir avcıdır. Ama bu, içgüdüsel olarak avlamr anlamına gelmez. Kedi avcılığı diğer kedilerden gözlem veya deneme-yanılma yoluyla öğrenir. Avlanamayan bir kedinin yavrusu, iyi bir avcı değildir. Kedi sadece açlığını gidermek için avlanmaz. Hatta çoğu zaman öldürmeden önce avıyla uzun uzun oynar, birazını bazen yer, bazen de bırakır veya sahibinin dehşet dolu bakışlarına aldırmayarak, avım ona sunar.

Kedinin evinize getirdiği canlı av, bazen zehirli bir ak¬rep veya benzeri bir böcek olabilir. Bu durumda kedinizi hemen ondan uzaklaştırmaksınız. Çünkü, kedinizi sokup öldürebilir. Avcı kediniz canlı fare veya kertenkele getirmişse hayvanlara karşı olan tavrınız ne yapacağınızı belirleyecektir.

Dişi kedi daha iyi bir avcıdır, yavrularına nasıl avlanacaklarım öğretir. Kısırlaştırılmış dişi kedinin, sahibini yavrusu yerine koyduğunu ve avlanmayı öğretmek için avını ona getirdiği söylenir. (Sahibinin avlanamadığım sanır herhalde!) Kediniz size avını getirdiğinde, sakın onu azarlamayın veya çığlık atmayın. Getirdiği “hediye” ölüyse, onu sakin bir şekilde alıp bir kağıda sarın, kedinizin kafasım okşayın ve sonra kedinize çaktırmadan atın. Bazen kediniz size avlamış olduğu canlı ve yaralı bir kuş getirebilir. Kuşu kedinizden kurtardıktan sonra, hava delikleri olan bir kutuya yerleştirin ve hemen bir veterinerden veya bir hayvan koruma derneğinden yardım isteyin. Kuşları kaçırması için, kedinizin tasmasına küçük bir zil takabilirsiniz. Yalmz bu her zaman işe yaramayabilir.

Kaynak:        Najla Kurdoğlu, Sema Öğünlü, “Kedi bakımı ve Sağlığı”, 1993

Bir Yorum Yazın